lovable

Lovable ile fikrin uygulamaya dönüşür.

Lovable nedir?

Lovable, yazılım geliştirmeyi kod satırlarından kurtarıp “fikri anlat, uygulamayı ben kurayım” felsefesiyle çalışan yapay zekâ destekli bir full-stack app oluşturma platformudur.

Sıradan insanlarız. Kod bilmeyiz. Ama muhteşem bir fikrimiz var. Ne yapmalıyız? İşte Lovable bu sorunun en net cevabı…

Kullanıcı sadece yapmak istediği uygulamayı tarif eder; bu uygulama ise arayüzü tasarlar, veritabanını kurar, backend-API yapısını oluşturur ve projeyi yayınlanabilir hale getirir. Klasik no-code araçlardan farklı olarak sadece buton sürükleyip bırakmakla yetinmez; gerçek bir geliştirici gibi düşünür, bağlantıları kurar, hataları çözer ve uygulamayı baştan sona inşa eder. Kısacası bu uygulama, kod yazmayı bilmesen bile profesyonel bir web uygulamasını yalnızca cümlelerle inşa etmeni sağlayan “AI (Yapay Zeka) mühendis” gibidir.

Bir uygulama yapmak istersin… fikir vardır, enerji vardır, hatta gecenin bir vakti “şöyle bir app kursam uçurur” hissi bile vardır. Ama bilgisayarı açtığında seni karşılayan şey genelde karanlık bir terminal penceresi, boş bir dosya ve içini burkan bir sessizlik olur.

bu uygulama tam burada sahneye giriyor.
Sanki biri omzuna dokunup şöyle diyor:

“Dostum… kodu bırak. Bana niyetini söyle, gerisini ben hallederim.”

Bugün Lovable’ı birlikte açalım. Hem teknik olarak doğru anlatalım, hem de Mindilot’un ruhuna yakışan bir yorumla. Çünkü bu araç sadece bir “AI app builder” değil; fikirleri daha fazla oyalamadan somutlaştıran bir hız makinesi.


Lovable Nedir?

İsveçli bir girişimin “yazılım geliştirme artık bu kadar uğraştırmamalı” diyerek geliştirdiği bir AI destekli full-stack uygulama oluşturma platformu.

Ama bu açıklama ruhunu öldürüyor.

Uygulama’nın asıl iddiası şu:

**Kodu değil, fikrin vibe’ını yaz.

Geri kalanını ben oluşturayım.**

Yani bir uygulamanın:

  • tasarımı
  • veritabanı
  • API yapısı
  • kullanıcı sistemi
  • sayfa düzeni
  • veriler arası bağlantılar
  • deploy süreci

hepsi tek bir cümlelik prompt ile otomatik kurulabiliyor.

Bu yüzden bu uygulama, klasik no-code araçlardan çok daha farklı bir yerde duruyor. Çünkü o “buton sürükle bırak” dünyasında değil; “full-stack mühendisin yerini kısmen alan bir AI” modunda çalışıyor.

Ve buna da kendi içlerinde hoş bir isim koymuşlar:
Vibe Coding.


Vibe Coding: Kod Yazmak Değil, Senaryo Yazmak

Normalde kod yazarken “component”, “schema”, “endpoint” gibi şeylerle uğraşırsın. Lovable’da durum çok daha hikâye gibi:

“Kullanıcı girişi olan, satış grafiği bulunan bir yönetim paneli yap.
Aylık ciroları line chart olarak göster.
Ülkelere göre satış dağılımını pie chart yap.”

Uygulama bunu okuyor ve:

  • UI’yı oluşturuyor
  • Supabase şemasını kuruyor
  • Sayfaları router’a bağlıyor
  • API endpoint’lerini hazırlıyor
  • Dashboard grafiklerini ekliyor
  • Projeyi ayağa kaldırıyor

Sen hâlâ kahveni karıştırırken o hazır oluyor.

Bu “yazılım mühendisliğini edebiyata çevirmesi” Lovable’ı manyak bir noktaya koyuyor. Özellikle de teknik bilgin çok yoksa ama proje fikrin çoksa: kapılar açılıyor.


Uygulama ile Neler Yapılabilir?

Lovable’ı sadece “landing page” çıkartan bir araç gibi görme.
Bu platform tam anlamıyla gerçek uygulamalar inşa edebiliyor.

Yapabileceklerinden bazıları:

  • Kullanıcı girişi (auth)
  • Rol bazlı yetki sistemi
  • Veritabanı oluşturma
  • Admin panelleri
  • Dashboard ekranları
  • API entegrasyonları
  • Stripe ile ödeme sistemi
  • GPT tabanlı özellikler
  • Gerçek zamanlı veri
  • Frontend + backend birlikte üretme
  • Tek tıkla deploy

Yani “mobil uyumlu küçük bir SaaS yapayım”, “müşteri paneli kurayım”, “kişisel finans uygulaması çıkarayım”, “kuvvetli bir stok takip aracı yazayım” gibi şeyler uygulamanın uzmanlık alanı.

Kısaca:
Fikir işini sen yapıyorsun. Kod işini uygulama.


Lovable’ın Güçlü Yanları

1) Hız

Bazı kullanıcı deneyimleri “20 kat hızlı geliştirdim” diyor.
Yalan değil.
Oturup UI çizmiyorsun.
Tablo bağlamıyorsun.
Backend yazmıyorsun.
Hepsini tek seferde yapıyor.

2) AI Debugger & GitHub Senk

Proje büyüdükçe sorun çıkar — doğal.
Uygulama burada da devreye giriyor:

  • Kod hatalarını analiz ediyor
  • Sorunu açıklıyor
  • Çözümü öneriyor
  • Gerekirse kendisi düzeltiyor

Ve tüm projeyi GitHub repo’su ile senkron çalıştırabiliyorsun.
AI + GitHub uyumu çok tatlı bir nokta.

3) Teknik bilgin yoksa bile MVP çıkarırsın

Lovable bir “developer killer” değil.
Ama “MVP speed booster.”

İlk versiyonu hızlıca çıkarırsın,
pazar testini yaparsın,
kullanıcı toplarsın,
istersen ondan sonra geliştiriciye devredersin.


Lovable’ın Zayıf Yanları

1) Çok karmaşık projelerde hâlâ insan lazım

AI sana %80 yolu açıyor.
Son %20 hâlâ insan-terzi işi.

2) Kredi mantığı

Kredi biterse işlem de biter.
Promptsal denemelerin bol olduğu günlerde “bir anda 0 kredi” görmen mümkün.

3) Güvenlik vakaları

Geçmişte kötü niyetli kullanıcılar Lovable’ı phishing siteleri kurmak için kullanmış.
Lovable bu yüzden ekstra güvenlik katmanları ve tarama sistemleri ekledi.


Lovable Fiyatlandırma (2025 Son Durum)

Free Plan – 0 $

  • 5 günlük kredi (aylık max ~150)
  • Public projeler
  • Lovable logosu zorunlu
  • Domain kullanım kısıtlı

Hobi, deneme ve keşif için ideal.


Pro Plan – 25 $ / ay

Gerçek kullanıcı burada başlıyor.

  • Aylık 100 kredi
    • Günlük 5 ekstra kredi
  • Özel (private) projeler
  • Kendi domainini bağlama
  • Lovable markasını kaldırma
  • Rol & yetki sistemi
  • Kod düzenlemeye erişim

Uygulama geliştirmeyi bir iş olarak yapıyorsan Pro şart.


Business Plan – 50 $ / ay

  • Pro’nun tüm özellikleri
  • SSO
  • Sadece ekip içi yayınlama
  • Data training’den çıkma
  • Ek güvenlik katmanları

Start-up → scale-up’a dönen ekipler için.


Enterprise

  • Özel fiyat
  • Kurumsal entegrasyonlar
  • Özel SLA

Öğrenci indirimi

  • Pro planının %50 indirimli hâli
  • ~12.5 $ / ay
  • 1 yıl geçerli

Mindi’den Son Yorum: Lovable Bir Araç Değil, Yeni Bir Alışkanlık

Lovable’ın olayı sadece yazılımcıyı rahatlatmak değil.
Asıl olayı şu:

Fikir üretme ve fikir test etme arasındaki mesafeyi neredeyse sıfırlıyor.

Eskiden:

  • Bir fikir çıkardı
  • Not alırdın
  • Bir developer arardın
  • Prototype çıkınca başka şeye dönüşürdü
  • Süreç uzardı

Şimdi:

  • Fikrin aklına geldiği anda
  • Lovable’a iki cümle yazıyorsun
  • Uygulamanın ilk versiyonu karşında

Ve bu “psikolojik hız”, işlerin yönünü değiştiriyor.
Daha çok deniyorsun.
Daha hızlı iterasyon yapıyorsun.
Daha özgüvenli bir kurucu oluyorsun.

Benim teşhisim şu, dostum:

**Lovable, teknik bariyerleri yıkmıyor;

insanın girişimcilik cesaretini yükseltiyor.**

Dijital üretime bir “süper güç” gibi ekleniyor.
Sen fikrini söylüyorsun, Lovable onu ete kemiğe büründürüyor.

Yeter ki kalbinde küçük de olsa bir fikir kıpırtısı olsun.
Lovable ona,
“Gel bunu beraber yapalım,”
diyor.

Mindi de aynısını diyor. 🚀🤖

Benzer

0 0 Puanlar
Article Rating
🔔 Abone Ol
Bildir
guest
0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Satır İçi Geri Bildirimler 🖊️
Tüm yorumları göster.